Son iki yüzyılda halkımıza karşı Ermeni milliyetçileri tarafından gerçekleştirilen etnik temizlik, soykırım ve saldırganlık politikası Azerbaycan tarihinin facialarla, aynı zamanda kanlı olaylarla dolu çok acı aşamalarını oluşturmaktadır. Bu milliyetçi-şovenist politikanın temel amacı Azerileri tarihi topraklarından kovmakla bu ezelî Azerbaycan topraklarında Ermenilerin uydurdukları “Büyük Ermenistan” devletini kurmak olmuştur.
Ermenistan’ın bu cinayet politikasının devamlılığını kanıtlayan olgu şu ki, sadece XX yüzyılda Azeriler 4 kez – 1905-1907, 1918-1920, 1948-1953 ve nihayet 1988-1993 yılları arasında ermeni milliyetçileri tarafından işlenen soykırıma maruz kalmıştır.
Tarihi bilgiler gösteriyor ki, stratejik açıdan büyük bir öneme sahip olan Azerbaycan’ın Karabağ bölgesinin dağlık bölümüne İran’dan ve Türkiye’den çok sayıda Ermeni nüfusunun aktarılmasına XIX yüzyılın başlarında başlanmıştır. Bu dönemde bölgenin zengin doğal kaynakları üzerinde kontrolü ele geçirmek isteyen Çarlık Rusyası XVIII yüzyılın sonu – XIX yüzyılın başlarında Türkiye ve İran’a karşı savaş yürütürken “Ermeni unsuru”ndan siyasi alet olarak kullanmıştır.
XIX yüzyılın başlarında Kafkasya Kuvvetleri Genel Komutanı P.D.Sisyanov Gence’yi işgal ettikten sonra, 22 Mayıs 1805 tarihli 19 nolu raporunda, Karabağ’ın coğrafi konumuna göre Azerbaycan’ın, ayrıca İran’ın kapısı olarak değerlendirildiğini, bu yüzden de orayı sömürgesi haline getirmek ve konumunu sağlamlaştırmak için daha fazla gayret gösterilmesi gerektiğini yazıyordu.
Bu amaç kısa sürede hayata geçirildi. 14 Mayıs 1805 yılında Karabağ hanı İbrahim Hanla General Sisyanov arasında anlaşma imzalandı. Qarabağ Hanlığı Rusya’ya birleştikten sonra P.D.Sisianov hemen Karabağ’da çarlığın otoritesini pekiştirmek için Güney Kafkasya’nın diğer eyaletlerinden Ermenileri buraya aktarmaya başladı.
Karabağ nüfusu ve etnik içeriği hakkında ayrıntılı bilgi veren önemli belge çarlık memurları Yermolov ve Mogilyovski tarafından tertip edilen “Karabağ eyaletinin tasviri”ne göre, 1823 yılında Karabağ eyaletinde toplamda 20 bin 95 aile, bunlardan 15 bin 729’u Azerbaycanlı ve 4 bin 366’sı Ermeni ailesi olmuştur. Yani, henüz 1823 yılına kadar Karabağ aktarılan Ermenilerin sayesinde eyalette toplam sayıları artarak 4 bin 366’ya ulaşmıştır .
Karabağ’ın dağlık kısmında Ermeni nüfusunun bir hayli oranda çoğaltılması XIX yüzyılın 20’li yıllarında, özellikle Güney Kafkasya’nın Rusya tarafından işgal edilmesinden sonra vuku bulmuştur. 1804-1813, 1826-1828 yılları arasındaki Rusya-İran ve 1828-1829 yıllarda arasındaki Rusya-Türkiye savaşları sırasında, hem de sonraları ermenilerin İran, Türkiye ve Güney Azerbaycan’dan kitlesel biçimde Güney Kafkasya’ya, özellikle Karabağ’a aktarılması sonucunda burada onların sayısı her yıl giderek artmaya başladı.
Çarlık Rusyasının Kafkasya’yı işgal etmesini N.N.Şavrov açıkça söylüyor ve bu amaçla söz konusu araziye ilk olarak başka milletlerin aktarılmasını ile ilgili yazıyordu: “Biz sömürgecilik faaliyyetimize Kafkasya’ya Rus nüfusunun değil, yabancıların getirilmesiyle başladık. Ülkede istenmeyen unsurlar sayılan bu kolonistlerden Tiflis ve Yelizavetpol (Gence) guberniyalarında koloniler yarattık. Onlara en iyi topraklar ayrıldı ve çeşitli imtiyazlar verildi “.
Karabağ’ın dağlık bölümüne öncelikle resmen 124 bin, daha sonra ise gayri-resmi olarak hayli Ermeni aktarılmıştır. Toplamda, 1828-1830 yıllarında Karabağ’ın dağlık bölümüne 200 bin Ermeni aktarılmıştır. Bu bilgileri N.N.Şavrov şöyle tasvir ediyor: “1828-1830 savaşı bittikten sonra biz 40 binden fazla İran ve 84 bin Türkiye Ermenisini göç ettirerek onları hemen Ermenilerin yaşamadığı Yelizavetpol ve İrevan guberniyalarına, Tiflis, Borçalı, Akalsıkı, Akalkalaki bölgelerinin en iyi devlet topraklarına iskan ettirdik. Onların yerleşmeleri için 200.000 desyatinden çok hazine toprağı tahsis edili ve onlar için Müslümanlardan 2 milyon liralık özel topraklar satın alınmıştı. Aynı ermeniler Yelizavetpol Guberniyasının dağlık bölümü (Karabağ’ın dağlık bölümü öngörülüyor – E.A.) ve Sevan Gölü’nün kıyılarına yerleştirildiler. Bunu da dikkate almak gerekir ki, resmi olarak aktarılan 124 bin Ermeni’den başka, buraya gayri-resmi göç edenlerle birlikte sayıları 200 bin kişiden fazladır.”
Bu bilgi gösteriyor ki, Emeniler, özellikle Ermenilerin bulunmadığı veya az sayıda Ermeninin yaşadığı bölgelere yerleştirildiler. Hatta bu bilgiden, XIX yüzyılın başlarında, özellikle Türkmençay anlaşmasına kadar Azerbaycan’ın Gence ve Erivan guberniyalarında Ermenilerin sayısının çok az olduğu anlaşılmaktadır.
Böylece, Türkmençay mukavelesinden sonraki iki yılda Çarlık Rusya’nın himayesi sonucunda Ermeniler Azerbaycan’ın çeşitli yerlerine, özellikle Karabağ’ın dağlık kısmına yerleşmeyi başardılar. Çarizmin Ermenilere olan bu ilgi ve himayesi devam eden yıllarda da kendini göstermekteydi.
XIX yüzyılın sonu – XX yüzyılın başlarında Güney Kafkasya’ya Ermenilerin aktarılması sürdürüldü. Sadece 1896 yılından 1908 yılına kadar geçen 13 yılda Kafkasyaya 400 bin Ermeni göçürülmüşdü. Bu konuda N.N.Şavrov yazıyor: “1896 yılında general-adyutant Şeremetyev, Zakafkasyada yaşayan Ermeniler ile ilgili verdiyi bilgisinde bunların sayısının 900 bin kişi olduğunu göstermiştir. 1908 yılında ise sayıları 1 milyon 300 bin kişiye ulaşmıştır, yani bu süre zarfında Ermeniler 400 bin kişiden fazla çoğalmışlardır. Şu anda Zakafkasyada yaşayan 1 milyon 300 bin ermeni’den 1 milyonu bu toprakların köklü sakinleri değiller. Onları buraya biz getirdik.”
Genellikle, Karabağ’ın dağlık bölümüne Ermenilerin aktarılması bölgede demografik durumu ciddi etkiledi. 1897 yılında nüfusun listeye alınması sırasında Karabağ’da yaşayan 54 bin 841 aileden 29 bin 350’nin Azeri, 18 bin 616’nın ise Ermeni ailesi olduğu bildirildi. 1917 yılında ise Karabağ’da Ermenilerin sayısı gelmelerin sayesinde artarak toplam nüfusun % 46’nı, Azeriler ise %51’ni oluşturmuştur.
1917 yılının “Kavkazski kalendar” mecmuasında yazılana göre Karabağ’da 199 bin Azeri (58,3%) ve 142 bin ermeni (41,7%) yaşıyordu. Görüldüğü gibi, Çarlık Rusyasının himayesi sayesinde ermenilerin yapay bir şekilde aşama aşama Karabağ’a aktarılıp yerleştirilmesine rağmen Azeriler bu toprakların ezeli sakinleri olduğu için tüm dönemlerde çoğunluk teşkil etmişlerdir.
“Kavkazski kalendar”ın kroniklerinde verilen istatistiksel veriler gösteriyor ki, Ermenistan’ın şimdiki ülkesinde de önceleri Azeriler Ermenilerden hayli çok olmuştur. Örneğin, 1886 yılında Gence (Yelizavetpol) guberniyasının Zengezur kazasındakı 326 köyden 154-ü Azeri köyü (% 45,7), 91-i Kürt köyü (% 27,8 ve sadece 81-i Ermeni köyü (% 24,8) olmuştur .
1889 yılında Zengezur bölgesinin Azeri nüfusu ermeni nüfusundan 1500 kişi çok olmuştur. 1897 yılında ise Zengezurun nüfusu 142 bin kişi olmuştur ki, onlardan 71,2 bini (50,1%) Azeri, 63,6 bin kişi ise (44,8%) ermeni olmuştur .
Ermenistan Merkez İstatistik İdaresi’nin 1962 yılında yayınlanmış istatistik mecmuasında gösteriliyor ki, 1831 yılında İrevan (red.Erivan) şehrinin 18 bin 766 kişi nüfusunun 15 bin 992’si, 1866 yılında ise 27 bin 246 kişiden 23 bin 627’si Azerbaycanlı olmuştur (yani nüfusun % 85,2’si) .
Z. Kirokodyanın 1932 yılında Erivan’da yayınlanmış “Sovyet Ermenistanının nüfusu 1831-1931” kitabında da belirtiliyor ki, Erivan guberniyasının Erivan, Eçmiedzin, Yeni Beyazıt, Aleksandropol kazalarında, Yelizavetpol (Gence) guberniyasının Zengezur ve Kazak-Dilican kazalarında, Tiflis guberniyasının Lori-Pembek (Borçalı ilçesi) kazasında 2310 yerleşimbölgesinden 2000-i Azerilere ait olmuştur. Erivan’da yaşayan 10 bin nüfusun 7 bini Azerbaycanlı olmakla beraber, aynı zamanda Hanlığı yöneten 40 kişinin hepsi Azeriler olmuşlardır .
İrevan guberniyasının 1920 yılına kadar Azerbaycan’a dahil olan kazalarında, özellikle İrevan kazasında Azerbaycanlı nüfusun sayısı hayli fazla olmuştur. Örneğin, kazada bulunan 99 bin kişiden 62,6 bini Azerbaycanlı (% 66), 36,4 bin kişiyi Ermeni (% 34) olmuştur.
İrevan guberniyasının Eçmiedzin, Yeni Beyazıt, Sürmeli kazalarında ise Azeriler nüfusun üçte birini teşkil etmiştir. 1 Ocak 1916 yılına ait olan bilgiye göre bu ülkelerde nüfusun etnik içeriği yine Azerilerin lehine fazlalık teşkil ediyordu. İrevan kazasında 74,2 bin kişi veya % % 48, Zengezur kazasında 119,5 bin veya % 53,3, Yeni Beyazıt kazasında 50,7 bin kişi, Sürmeli kazasında 45 bin kişi Azerbaycanlı olmuştur. Bu rakamlar açık şekilde gösteriyor ki, XIX ve XX yüzyılların başlarında şimdiki Ermenistan topraklarında yerel halk olan Azeriler çoğunluk teşkil etmişlerdir.
Ermeni milliyetçileri XIX yüzyılın sonunda – 1885 yılında Marsel’de “Armenakan”, 1887 yılında Cenevre’de “Kınçak”, 1890 yılında ise Tiflis’te “Taşnaksütyun” partilerini kurdular. Bundan sonra, Ermenilerin “Büyük Ermenistan” kurma iddiaları yeni aşamaya ayak bastı.
Elçin Ahmedov
www.habergunebakis.com