1905.az

  • Ermenilerin “geliş”i
    • Kronoloji
    • nota bene
    • Analiz
    • Haber
  • Azeri soykırımları
    • Kronoloji
    • Nota bene
    • Analiz
    • Haber
  • Ermeni devleti
    • Kronoloji
    • Nota bene
    • Analiz
    • Haber
  • Azeri tehcirleri
    • Kronoloji
    • Nota bene
    • Analiz
    • Haber
  • Ermenistan’ın Azerbaycan’a yönelik tecavüzü
    • Kronoloji
    • Nota bene
    • Analiz
    • Haber
  • Ateşkes devam ediyor…
    • Kronoloji
    • Nota bene
    • Analiz
    • Haber
  • Azərbaycanca
  • العربية
  • Հայերեն
  • English
  • Français
  • ქართული
  • Deutsch
  • فارسی
  • Русский
  • Español
  • Türkçe

Haberler

  • Bakan Akar’dan Azerbaycan’a taziye telefonu
  • Azerbaycan Savunma Bakanlığı: 7 askerimiz şehit oldu
  • Cumhurbaşkanı Erdoğan: Azerbaycan meşru müdafaa hakkını kullanarak öz topraklarını elde etmiştir.
elkhan-suleymanov.az Personal web page
of Elkhan Suleymanov,
MP from Shamakhi
( 2010-2020 )
  • BELGELER
  • HARİTALAR
  • YAYINLAR
shahdagpeoples.az

Ermenistan “soykırım” iddialarıyla Azerbaycan topraklarının işgalini unutturmak istemektedir

02.05.2014

hakkı keskin

Ermeni Diasporası, 100 yıla yakın bir süredir Dünya Kamuoyunu  tekyönlü, çoğu kez yanlış ve hatta bilinçli olarak saptırılmış kaynaklarla bilgilendirmiştir. Günümüzde bazı ülke parlamentoları ve kamuoyu 1915 olaylarını ermeni iddiaları ekseninde „soykırım“ olarak görmüş veya görmeye başlamıştır.

Türkiye, son 18 yıla kadar ne yazık ki bu alanda sessiz kalmayı yeğlemiş, bu konunun Ermeniler tarafından zamanla gündeme taşınmayacağını sanmıştır. Aksine özellikle Amerika Birleşik Devletleri’nde ve diğer bir çok ülkede Ermeni Diasporası bu amaçla adeta bir şirket gibi örgütlenerek, binlerce kişinin bu yoldan geçimlerini sağlayan meslek sahibi olmuşlardır. Ermeni Diasporasi sözde soykırım iddialarını sürekli gündemde tutarak, bir yandan Dünya’nın bir çok ülkesindeki Ermeniler arasında kendi kimliklerini korumayı amaçlarken, diğer yandan da Türkiye`den tazminat ve hatta toprak taleplerini bir baskı aracı olarak korumayı istemektedir.

Ermeni Diasporasının 90 yılı aşan sürede yaptığı tek yönlü ve her türlü objektiflikten uzak yazılı ve görsel yayınlar tabii ki etkisini göstermiş, yanlış ve çarpıtılmış iddialar bazı ülkelerde giderek adeta tek gerçekmiş gibi görülmeye başlanmıştır.

Ermenistan ve Ermeni Diasporasının 1915 olaylarını son yıllarda daha da yoğunlukla kamuoyuna ve bazı ülke Parlamentolarına taşımalarının en önemli diğer nedeni de, ağır Rus silahlarıyla işgal ettikleri Azerbaycan toprakları, bir milyona yakın Azerbaycanlı mülteci ve Dağlık Karabağ sorununu, böylece, gündem dışı tutmaktır. Bu strateji son derece bilincli olarak önemle izlenmektedir.

Kuşkusuz, bu yoldan Ermenistan ve Ermeni Diasporası özellikle Mart/Nisan 1918’de Azeri Türklerine karşı yapılan katliamları ve 1992’de yerle bir edilen Hocalı’da çoğu kadın ve çocuktan oluşan 600’ı aşkın insanın katliamını da gündem dışı tutmaya çalışmaktadırlar.

Dünya Kamuoyunun gerçekleri artık objektif kaynaklar ışığında öğrenmesi gerekmektedir. Bu nedenle de Türkiye ve Azerbaycan’ın bu konuya çok daha önem vererek, çarpıtılmamış, saptırılmamış kaynakları ve değişik ülkelerde varolan arşiv belgelerini önemli dillerde yayınlayarak Dünya Kamuoyunun objektif bilgilenmesini sağlamaları gerekmektedir.

Eğer Ermenistan ve Ermeni Diasporası günümüze değin Dünya Kamuoyuna sundukları bilgi ve kaynakların gerçekliğine inanıyorlarsa, Rusya, Fransa, Almanya, İngiltere, ABD, Türkiye, Ermenistan ve Azerbaycan’daki belgeler, kaynaklar ve arşif materyalleri ile neden yüzleşmekten kaçınmaktadırlar. Neden Türkiye’nin, bu kaynakların Türk, Ermeni ve uluslararası uzman bir tarihçiler komisyonu tarafından araştırılması önerisine yanaşmamaktadırlar. Ermenistan ve Ermeni Diasporası eğer böyle kapsamlı bir araştırmayla, gerçeklerin ortaya çıkacağından ve bu güne değin Dünya Kamuoyunun nedenli yanlış bilgilendirilmiş olmasının ortaya çıkacağından endişe duymuyorsa, Türkiye’nin bu önerisi neden kabul edilmemektedir?

Dünyanın birçok yerinde aynı bölgede veya komşu ülke durumunda olan halklar arasında uzun süren savaşlar yapılmış, sonderece acılı olaylar yaşanmıştır. Buna en belirgin örnek, Almanya Fransa arasında İkinci Dünya savası sonrasına değin yüz yıllarca süregelen savaşlar ve iki halkın yaşadığı inanılmaz acılardır. Almanya ve Fransa, 1950’lerden bu yana bu acı tarihlerinden ders çıkararak iyi ve hatta dost komşuluk ilişkisini yaşama geçirebilmeyi başarmışlardır. Bunun önkoşulu, her iki tarafın da gerçeklerin olduğu gibi aydınlanmasını istemeleri ve iyi komşuluk ilişkilerinde kararlı olabilmeleridir.

Ermenistan’ın Azerbaycan ve Türkiye ile iyi komşuluk ilişkilerinin ve Kafkaslar’da barışın sağlanabilmesi için öncelikle ve koşulsuz olarak Ermenistan’ın, birçok uluslararası karara uyarak, işgal ettiği Azerbaycan topraklarından çekilmesi, mültecilerin kendi evlerine dönebilmeleri ve Dağlık Karabağ sorununa barışçıl bir çözüm bulunmasına evet demesiyle mümkündür. Barışın ve iyi komşuluk ilişkilerinin sağlanması bu ülke halklarının yararına olacaktır. Ermenistan’ın ve hiçbir ülkenin, Azerbaycan’dan topraklarının beşte birinin işgaline ve bir milyona yakın insanının evinden barkından kovulmuş olarak yaşamasını kabul etmesini beklemeye hakkı yoktur.

Çarlık Rusya’sı, yüz yıllarca sürekli savaş halinde olduğu Osmanlı İmparatorluğu ile arasındaki sınır bölgede, kendi kontrolünde ve Hıristiyan dinine mensup bir tampon bölge  oluşturma amacıyla, Batı Kafkas’larda Ermeni nüfusunun yoğunluk kazanması için eskiye uzanan bir politika izlemiştir. Bu bölgeye Ermeni’lerin göçü sağlanarak nüfus dengelerinin Ermeni’ler lehine değişmesine çalışılmıştır. Günümüzün çözüm bekleyen Dağlık Karabağı sorunu da, bu politikalar sonucu ortaya çıkmıştır.

Prof. Dr. Hakkı Keskin

2005-2009 Federal Almanya Parlamentosu Milletvekili

ve Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisi Üyesi

Tweet
1905.az

Oxşar yazılar

1. Antonyan, Nazaretyanlar, Ovannisyan ve Derlugyan 2008 yılında 2. Ermeniler Kafkasya’da yerli halk değildir 3. Ermenistan kimlik bunalımından nasıl kurtulur?
avciya
avciya.az Association for civil society development in Azerbaijan

Röportaj

Güntekin Necefli

“Rusya, Osmanlı’yı yok edebilseydi, tarihte hiç bir zaman Ermeni devleti olmayacaktı”

Musa Kasımlı

“1918 yılında Bakü’de kentin Azeri nüfusunun dörtte biri öldürüldü”

Ferhat Memmedov

“Azerbaycan, ihtilafla ilgili uluslararası hukukun etkinliğinin artırılmasından yanadır”

Suudi Arabistan Krallığı  Azerbaycan Büyükelçisi Müsaid bin İbrahim es-Süleym

“Suudi Arabistan, Azerbaycan’ın toprak bütünlüğünü destekliyor”

Arye Gut

“Kanlı olaylar ve facialarımızla ilgili çeşitli internet siteleri kurarak bunları dünyanın önemli dillerine çevirmeliyiz.”

300 söz

Fuad Babayev

Antonyan, Nazaretyanlar, Ovannisyan ve Derlugyan 2008 yılında

Köşe

İlyas Babayev

Ermeniler Kafkasya’da yerli halk değildir

Mehmet Fatih ÖZTARSU

Ermenistan kimlik bunalımından nasıl kurtulur?

Hakkı Keskin

Ermenistan “soykırım” iddialarıyla Azerbaycan topraklarının işgalini unutturmak istemektedir

Azerbaycan Halk Cumhuriyeti - 100

Gündüz müəllim xatirələrdə

İLYAS BABAYEV (1935-2017)

Tarihi Azerbaycan

 Azerbaycan Atabeyliği (İldenizliler)

Selçuklu devletinin gerileme döneminde oluşan bağımsız sultanlıklar sırasıyla, yeni tip devletlerin ortaya çıkmasına nede oldu. Bu devletler Selçuklu sultanların eski köleleri (Memlük) tarafından kuruldular. Aynı devletlerin yöneticileri genellikle Selçukluların veliaht şehzadelerinin (meliklerin) hocaları olurdu ve kendilerine “Atabey” (“baba- hakim”) derlerdi. Azerbaycan Atabeyliği, (1136-1225) Şemseddin İldeniz tarafından kuruldu.

Bizim sanatçımız

Fotoğrafçılık alanındaki açık savaşta ayakta kalmayı başaran KÖNÜL SÜLEYMANOVA

 

konul

BAKÜ’DE BEŞ BİNİN ÜZERİNDE FOTOĞRAFÇI BULUNUYOR

-Fotoğrafçıların, belki de “fotoğrafçı”ların sayısı giderek artıyor. Nedeni bellidir. Ve işinin ehli profesyonel foroğrafçılar, kendini usta sanan amatör kişilere bir nevi tepeden bakarak veya sitemle bizden bu kadar diyebilirler. Peki toplum nasıl? Profesyonel ve amatör kişiyi ayırt edebilir mi?

Miras

Şuşa: geleneksel kuyumculuk merkezi

KARABAĞ SANAT DÜNYASI TARİHSEL OLARAK, YERLEŞİK VE YARI GÖÇEBE YAŞAM BİÇİMİ TARZINDA, TÜRK ETNOKÜLTÜREL TEMELLİ AZERBAYCAN KÜLTÜRÜ BAĞLAMINDA GELİŞMİŞ VE ŞEKİLLENMİŞTİR.

Söz

Resul Rza – Senin adin

Sene Qarabağ dediler.

İnfografik

Laçın İlçesinin Ermeni tecavüzü sonucu uğradığı zarar

tk.infoqrafika_lacin

Kitapçı Mendel

Arsen Melik Şahnazarov’un gerçeklerle kelime oyunu

1993 yılından itibaren sözde Dağlık Karabağ Cumhuriyeti  Dışişleri Bakanının Danışmanlığını yapan Arsen Melik-Şahnazarov’un yazarı olduğu “Dağlık Karabağ: gerçekler yalana karşı” (Нагорный Карабах: факты против лжи) kitabı 2009 senesinde Moskova’nın “Volşebnıy Fonar” yayınevi tarafından 3000 adet olarak basılmıştır.

Duvar kağıdı

Melik Ejder türbesi, Laçın İlçesi

Studio Analitik qrupu Diskussiya klubu Kitabı Səyyar qalereya

© 2025 Tüm hakları saklıdır

1905.az STUDIO
  • Azeri soykırımları
  • Ermenistan’ın Azerbaycan’a yönelik tecavüzü
  • Ateşkes devam ediyor…
  • Ermeni devleti
  • Azeri tehcirleri
  • Bizim sanatçımız
  • Kitapçı Mendel
  • Bizim tarihimiz
  • Miras
  • Duvar kağıdı
  • İnfografik
  • Dəyirmi masa
  • Köşe
  • müsahibələr
  • Fotoğraflar