Ermeni meselesi gündeme geldiğinde dünya kamuoyu tarafından Türklerin objektif karar verebilecek bir konumda olmadığı ifade edilmektedir. Batılılar, Ermeniler hakkında olumsuz kanaatlerin sadece Türkler tarafından yapıldığını ileri sürmektedirler. Türkler ve Ermeniler hakkındaki görüşler ve düşünceler ise farklı kaynaklarda çoğu zaman gerçek aksini bulmadan ortaya konmaktadır.
1918 yılında Güney Kafkasya’da sınır belirleme süreci yüzyıllar boyu bölge halkının sosyo-ekonomik yaşam tarzının bozulmasıyla sonuçlandı. Bu doğrultuda yeni meydana gelmiş yeni ulus devletler arasında ciddi sınır sorunları ortaya çıktı.
Ermenistan tarih boyu Kafkasya devletlerinin ve halklarının çıkarlarıyla uzlaşmayan ve çoğu zaman bu çıkarlara karşıt bir tutum takınmaktadır.
…Ermeni şovenistleri, emperyalist müttefiklerin ve koyu gerici General Denikin’in desteğine güvenerek Karadeniz’den hemen hemen Akdeniz’e kadar yedi vilayeti de kapsayan tarihi sınırları içerisinde ‘Büyük Ermenistan’ kurma fikrine-ham bir hayal olan, cinayete dönüşmüş bir düşünceye kapılmış durumdalar. Bölgede Ermenilerin olmayışı ve sadece Müslümanların ikamet etmesi bunları utandırmıyor.